Hahnemann’ın Kronik Hastalıklar Kitabında Yer Alan Baskılamalar

Samuel Hahnemann‘ın “Kronik Hastalıklar, Kendine Özgü Yapıları ve Homeopatik Tedavileri” kitabının 1835 yılında yayınlanan ve genişletişmiş Almanca baskısının çevirisinde baskılamaların ne derece önemli ve ciddi sorunlara yol açtığına dair çok sayıda örnek bulunmakta. Bu yazımızda, kitapta yer alan bu baskılamalara ve ne gibi sonuçlar doğurduğuna değineceğiz…

Baskılama Örnekleri

Örnek 1

Baskılamadan kaynaklanan çeşitli sorunların incelemesi, deneyimli LUDWIG CHRISTIAN JUNCKER tarafından Dissertalio de Damno ex Scabie Repulsa, Halle, 1750, s. 15-18 kitabında bahsedilmiş.

Optimist mizaca sahip gençlerde kaşıntının bastırılmasının takibinde veremin geliştiği ve bu vakalarda basur, kolik, böbrek taşı oluşumu; kasık lenf bezlerinin şişmesi, eklemlerin sertleşmesi, malign ülserler, şişman kişilerde boğucu mukuslu hastalık; ayrıca enflamatuar ateş, akut plörezi ve akciğer iltihabı oluştuğu gözlemlenmiş.

Ayrıca otopsilerde akciğerlerin sertleştiği ve irin içeren kistlerle dolu olduğu; ayrıca diğer sertleşmeler, kemik şişmeleri ve ülserlerin bir döküntünün baskılanmasını takip ettiği görülmüştür. Bu tür baskıların sonucu ödemler, adet kanaması gecikmesi, hemoptizi gözlenmiş. Melankoliye meyilli kişiler bazen bu tür baskılamarla delirmiş; eğer hamileyseler, fetüs ölmüş. Bazen kaşıntının bastırılması, emziren kadınlarda kısırlığa neden olur, sütü azalmış, adetler erken kaybolmuş, yaşlı kadınlarda uterus (rahim) ülserleşmiş ve kanser gelişmiş.

Örnek 2

8 aylık hamile bir kadının elindeki kaşıntı baskılandıktan üç gün sonra doğum yapmış, akıntısı olması gerekirken baskılanmış ve yüksek ateş oluşmuş; o zamandan beri yedi yıldır kısır ve beyaz akıntısı var. Yıllar sonra  kaşıntı tekrar ortaya çıktı beyaz akıntısı ve diğer histerik duygular geçti; tekrar hamile kalabildi (Juncker, age)

Örnek 3

30 ila 40 yaşları arasında bir adam uzun zaman önce kaşıntıdan mustaripti ve kaşıntı merhemler tarafından uzaklaştırılmıştı; bu andan itibaren giderek daha fazla astım hastası oldu. Sonunda, solunumu zorlaştı, çok kısa ve son derece zahmetli, sürekli bir tıslama sesi yayan, ancak sadece küçük bir öksürük eşlik etti. Önerilen ilaçla şiddetli mide bulantısı ve öğürme ile hayatını kaybetmek üzereyken kaşıntı tekrar el, ayak ve tüm vücutta  ortaya çıktığı anda astım bir anda ortadan kalktı.

Örnek 4

32 yaşındaki bir adam kaşıntıyı kükürt merhemiyle giderdi ve sonrasında şiddetli astım gelişti

Örnek 5

Dans öğrencisi kaşıntıya tutuldu, kükürtlü merhemle tedavi edildikten kısa süre sonra, şiddetli bir astım başladı zor nefes aldı. Ataklar sırası başını arkaya atınca nefes alabiliyordu. sonraki 2yılda ataklar günde 10atağa kadar çıkmıştı.

Örnek 6

Çocukluğundan beri tinea capitis hastası olan 13 yaşındaki bir çocuk, annesi tarafından tedavi edildi. Sekiz- on gün içinde çok hastalandı, astım, uzuvlarda, sırt ve dizde şiddetli ağrılar çekti. Tüm vücudunda bir kaşıntı tekrar ortaya çıkınca rahatladı.

Örnek 7

Küçük bir kızdaki Tinea capitis, pürgatif ve diğer ilaçlar tarafından uzaklaştırılınca, göğüste baskı, öksürük ve büyük halsizlik ortaya çıktı. İlaçları almayı bıraktıktan sonra tinea tekrar görülünce eski neşesine kavuştu.

Örnek 8

5 yaşında bir çocuk uzun süre kaşıntıdan mustaripti ve bir merhemle tedavi ediince şiddetli melankoli ve öksürük oluştu.

Örnek 9

Badem yağı ile ovuşturularak geçirilen tinea capitis nedeniyle, tüm uzuvlarda aşırı halsizlik, bir taraf baş ağrısı, iştahsızlık, astım, geceleri boğucu nezle ile uyanma, şiddetli göğüste hırıltı, ötme meydana geldi, uzuvlarda konvülzif ataklar ve hematüri oluştu. Tinea tekrar patlak verdiğinde, tüm bu rahatsızlıklardan kurtuldu.

Örnek 10

3 yaşında bir kız çocuğu birkaç hafta kaşıntı yaşadı; bir merhemle tedavi edildiğinin, ertesi günü, horlama ve tüm vücutta uyuşukluk ve soğukluk ile boğucu bir nezleye kapıldı ve kaşıntı yeniden ortaya çıkana kadar iyileşmedi.

Örnek 11

On iki yaşında bir kız çocuğunda, sık sık çektiği kaşıntı bir merhemle tedavi edildiğinde, boğucu nezle, astım ve ödem ile akut bir ateşe yakalandı ve ardından plörezi oluştu. Altı gün sonra kükürt içeren bir dahiliye ilacı aldıktan sonra, kaşıntı tekrar ortaya çıktı ve şişlik dışındaki tüm rahatsızlıklar ortadan kayboldu, ancak yirmi dört gün sonra kaşıntı tekrar kurudu ve bunu göğüste plörezi ve kusma ile yeni bir iltihaplanma izledi.

Örnek 12

19 yaşındaki bir gencin sol üst kolundaki uçuk, harici uygulama ile lokal çıkarıldı. Ancak kısa süre sonra, yaz sıcağında uzun bir yürüyüşle aniden artan periyodik bir astım ortaya çıktı, şişmiş mavimsi kırmızı bir yüz ve hızlı, zayıf, düzensiz nabzı ile boğulma şeklindeydi.

Örnek 13

5 yaşındaki bir kız çocuğunun bir süredir ellerinde kendi kendine kuruyan büyük kaşıntılı veziküller vardı. Kısa süre sonra uykulu ve yorgun hale geldi ve nefes darlığına yakalandı. Ertesi gün astımı devam etti ve karnı şişkin hale geldi.

Örnek 14

Uzun süredir kaşıntılı hastalığı 50 yaşındaki bir çiftçi, kaşıntıyı harici uygulamalarla tedavi edince, nefes darlığı, iştahsızlık ve tüm vücudunda ödem oldu.

Örnek 15

Bologna’da bir kız, kaşıntıyı bir merhemle giderdi ve sonrası ateşsiz şiddetli astıma yakalandı. İki kez kan akıtma tedavi sonrası gücü o kadar azaldı ve astımı o kadar arttı ki ertesi gün öldü. Tüm göğüs, perikard da dahil olmak üzere mavimsi suyla doluydu.

Örnek 16

9 yaşında tinea capitisli bir kız çocuğu, tedavi edildiğinde uzun süren ateş, genel ödem ve nefes darlığına yakalandığındı; döküntüler tekrar patlak verdiğinde iyileşti.

Örnek 17

46 yaşında bir adam kaşıntısını kükürt merhemiyle yoketti. Sonrasında kanlı balgam çıkarma, nefes darlıklı akciğer enfeksiyonu başladı. Ertesi gün, ateş ve ızdırap dayanılmaz hale geldi, üçüncü gün göğüs ağrıları arttı. Sonra ter başladı. On dört gün sonra kaşıntı tekrar başladı ve kendini daha iyi hissetti ancak kaşıntı tekrar kurudu ve nüksten sonraki 13. günde öldü.

Örnek 18

Zayıf bir adam, kaşıntıyı tedavi ettikten yirmi gün sonra zatürreden öldü.

Örnek 19

7 yaşında, tinea capitisli erkek çocuk tedavi edildikten dört gün sonra şiddetli ateş ve balgamlı astımla öldü.

Örnek 20

Kaşıntısını kurşun merhemle gideren genç, dört gün sonra akciğer hastalığından öldü.

Örnek 21

Genç köylü, kükürt merhemi ile bir kaşıntı tedavi edildikten altı gün sonra, yüksek ateş, plörezi ve dispne gelişti.

Örnek 22

13 yaşındaki çocukta kaşıntısı ilaçla kuruyunca öksürük ve göğsünde sancılara yakalandı. Kaşıntı tekrar başlayınca bu rahatsızlıklar ortadan kalktı.

Örnek 23

36 yaşında bir adam, on altı ay önce kurşun ve cıva merhemiyle kaşıntıyı giderdi; o zamandan beri büyük bir ıstırapla birlikte boğucu öksürük çekti.

Örnek 24

19 yaşında genç kaşıntısını, siyah bir losyonla uzaklaştırdı. Birkaç gün sonra üşüme ve sıcaklık, halsizlik, kalp ağrısı, baş ağrısı, mide bulantısı, şiddetli susuzluk, öksürüğe yakalandı ve nefes almada güçlük; kanlı balgam, delirium başladı, yüzü ölümcül solgun, çöküktü.

Örnek 25

Kaşıntısından kurtulmak isteyen kişi merhem kullandıktan birkaç saat sonra, anksiyete, dispne ve tenesmus ile vefat etti. Otopsi, akciğerlerin tamamının sıvı irinle dolu olduğunu gösterdi.

Örnek 26

Doktoru tarafından kükürt merhemi kullanmaması için uyarılmış olan genç bir adam, onun tavsiyesine uymadı, kabızlıktan öldüğünde cesedi otopsi için incelendiğinde karın iç organlarında irin keseleri bulundu.

Örnek 27

7 haftalık bir oğlan çocuğu ve 18 yaşında bir genç, kükürt merhemi kullanılıp yok edilen kaşıntı sonra aniden öldü. Bebeğin vakasında yapılan otopside, midede kangren bulundu, ikinci vakada safra kanalının ve pankreas kanalının, on iki parmak bağırsağına açıldığı yerde benzer hastalıklı durum tespit edildi. Kaşıntı baskılanınca ortaya çıkan midenin ölümcül enflamasyonu.

Örnek 28

Haziran 1761’de 14 yaşında bir genç kaşıntısını bir merhemle geçirdikten sonra iki kulağının arkasındaki bezler şişti; sol kulaktaki şişlik kendi kendine geçti, ama sağ kulak beş ayda çok ciddi büyüdü. Boyundaki tüm bezler şişti, geceleri geniş bir ağrı vardı; aynı zamanda nefes darlığı ve yutma sıkıntısı çekiyordu. Yapılan tüm tedavilere cevap vermedi ve hasta 1762 yılında boğularak öldü.

Örnek 29

13 yaşında bir kız, özellikle uzuvlarda ve pudenda üzerinde kaşıntıya yakalandı; çinko ve kükürt merhemleri ile tedavi ettikten sonra görüşü zayıfladı. Gözünün önünde siyah uçuşan nesneler oluştu. Gözlüksüz görememeye başladı, pupilleri dilateydi.

Örnek 30

Bacaklarında şiddetli kaşıntılı döküntüleri ve diz arkasında geniş ülserleri olan bir kız çocuğu, kaşıntı bastırılınca çiçek hastalığına yakalandı. Gözün beyazında ve göz kapaklarında enflamasyona neden oldu. Kaşınma ve göz önünde uçuşan siyah noktalar iki yıl sürdü. Sonra kaşınan bir çocuğun çoraplarını giydi. Sonra kuru öksürük, göğüste basınç, kusma eğilimi ile ateş çıktı. Ertesi gün  ateş ve göğüs gerginliği azaldı ve her iki bacakta da erizipel patlak verene kadar artan bir ter çıktı ve ertesi gün bunlar geçerek kaşıntıya ortaya çıktı ve sonra gözler düzeldi.

Örnek 31

Kaşıntısı için merhem kullanan 50 yaşında bir adam, beş hafta boyunca sol omuzda yırtıcı ağrılar çekti sonra koltuk altında birkaç ülser patlak verdi.

Örnek 32

Bir şarlatan, bir öğrenciye kaşıntı için bir merhem verdi, gerçekten de kayboldu ama onun yerine ağızda tedavisi olmayan bir ülser çıktı.

Örnek 33

Kaşıntısını bir yağla tedavi eden bir öğrencide sonrasında koltuk altında bezeler, kol ve bacaklarda ülserler ortaya çıktı. Bu ülserler dışardan tedavi edildi sonra dispne ve ödem gelişerek hasta öldü.

Örnek 34

Uzun süredir devam eden kaşıntısını sülfür ve mercury yağı ile tedavi eden 43 yaşındaki bir kadında,  takip eden sürede, sağ kaburga altında ağrı bütün uzuvlarda halsizlik, ateş ortaya çıktı. Altı gün terletici ilaçlar kullandıktan sonra, vücudun her yerinde büyük kaşıntı vezikülleri patlak verdi.

Örnek 35

İki kardeş, kaşıntıyı tek ve aynı ilaçla giderdikten sonra iştahlarını kaybettiler, kuru bir öksürük ve uzun süren bir ateş başladı, bir deri bir kemik kaldılar ve öldüler.

Örnek 36

Üç yaşında bir çocukta tinea capitis kendiliğinden kaybolduğunda, göğüste şiddetli bir ateş, öksürük ve yorgunluk belirdi ve ancak döküntü kafasında tekrar ortaya çıkınca düzeldi.

Örnek 37

Bir erkek vaka sık sık kaşıntısını kurşunlu bir yağ ile tedavi ettikten sonra, üşüme, ateş, dispne ve balgamlı boğucu öksürük ortaya çıktı.

Örnek 38

30 yaşındaki bir erkekte kaşıntı tedavi edildikten sonra kontrol edilemeyen bol terlemeli nezle gözlemlendi. Anksiyete ve baş ağrısı atakları başladı. Delirium tablosu, anksiyete ve zor solunum problemi ile öldü.

Örnek 39

Kaşıntılı bir erkek çocukta, ateş ortaya çıktıktan sonra kaşıntı kendiliğinden geçti. Ateş geçtikten sonra kaşıntı daha güçlü olarak ortaya çıktı. Çocuk zayıfladı, kaşıntı tekrar kuruduğunda ishal, konvülziyonlar ve sonrasında ölüm gerçekleşti.

Örnek 40

Uzun süren ateş, balgam nedeniyle kaşıntısı kendiliğinden kaybolan bir kişi öldüğünde yapılan otopside sol akciğerin irin dolu olduğu tespit edildi.

Örnek 41

Uzun süredir uzuvlarında ağrı ve şiddetli döküntüsü olan kadın bir yağ ile döküntüsünü geçirdiğinde yüksek ateş, susama, baş ağrısı, delirious konuşmalar, kontrol edilemeyen nefes darlığı, karında ciddi distansiyon geliştirerek ateşin altıncı günü öldü.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir